18 Ocak 2013 Cuma

American Horror Story





Geçen sene Ygs'ydi Lys'ydi takmayıp ilk sezonunu iki-üç günde bitirdiğim dizidir bir AHS. Şimdi ikinci sezonu yayınlanıyor fakat ve lakin ben 2. sezonun üçüncü bölümünde falan bıraktım izlemeyi. O yüzden önce ilk sezona değinerek başlayayım. Şimdi bu klasik perili ev hikayeleri olur ya almışlar öyle bir ev, süper ötesi gizemli olaylarla süsleyip bir de üstüne Tate gibi muhteşem bir karakter ekleyerek önümüze koymuşlar. Ben ki korku filmi fragmanlarından bile korkarım ama diziyi izlerken zerre tırsmadım. Olayları çözmekle o kadar çok uğraşıyor ki insan korkmak aklına gelmiyor. Evimiz hayalet dolu, her bölümde ayrı bir hayaletle daha tanışıyoruz desem yeridir. Nedense bu evde ölenler öteki tarafa gidemiyor o yüzden hepsi doluşmuş içine, evin güzelliğinden de olabilir artık bilemiyorum. İşte eve yeni bir aile taşınır sonra yan komşuları Constance (en sevdiğim karakter) bunlara hoş geldine gelir, ev hakkında konuşur falan. Oraları klasik ama dizinin havası bile yetiyor izlemeye. Taşınan ailemizin babası psikiyatrist ve aynı zamanda üniversitede hoca. Öğrencilerinden birisiyle ilişkisi olmuş ve karısı bunu öğrenmiş. O yüzden de yeni bir başlangıç adına uzaklara, hayaletli evimize taşınıyorlar. Bir de kızları var Violet. Kızın ağlamasına tapıyorum ya öyle dostum olsa saatlerce yanımda ağlasa bıkmam dinlerim yani. Tate de eve tedaviye geliyormuş ayağına kıza yazıyor, bir şekilde aralarında bir şeyler oluyor. İkisinin arasındaki ilişki diziye bağlanma sebeplerimden birisi diyebilirim. Bu arada dizinin en manyak karakteri olan Tate'in amacını anlayamadan ikinci sezona geçildi ama belki ileriki sezonlarda eve geri dönerler çünkü yarım kaldı hikayeleri.


Yani ilk sezonunu bayılarak izlemiştim ama ikinci sezona gelicek olursak aynı şeyi söyleyemeyeceğim. Öncelikle çok korktum! Bir yaratık çıktı ikinci sezonda amanınnn evlerden ırak uyurken gece lambamın varlığına şükrettim yani. İkinci sezonun olayı birden tamamen farklı, bu seferki hikaye bir akıl hastanesinde geçiyor. İlk sezondan bir iki oyuncuyu görüyoruz neyse ki Evan Peters ve Jessica Lange bu sezonda da yer alıyor. Konuyu özetleyecek olursam ana erkek rolündeki Kit (ilk sezonun Tate'i) yaşadığı bir takım olaylar sonucu rahibelerce yönetilen akıl hastanesine düşüyor. Ama ne hastane! İçindekiler resmen manyak ve buna hastanedeki doktorumuzda dahil. Tabii içeride Kit gibi normale yakın olan bir iki kişi daha var hatta bunlardan biride hastaneyi haber yapmaya çalışan eşcinsel bir gazeteci. Kadıncağız haber yapacağım derken telef oldu yaa işte fazla merak başa zarar. İzlerken başlarda sezonun  uzaylılarla alakalı sanmıştım ama sonra devreye iblisler girdi. Her neyse ilk üç bölümünü izledim hem çok korktum hemde eski tadını alamadım diye bıraktım. İnternet yorumlarına bakınca ikinci sezonunda çok beğenildiğini gördüm sanırım tekrar başlayacağım ama korkmakta istemiyorum gündüzün gecesi de var. :D Bu arada dizi Tv2'de şubatta yayınlanacakmış, dublajlı hali ne kadar iyi olur, nereleri sansürlerler bilemiyorum ama orjinalinin tadını vermeyeceği kesin.





2 yorum:

  1. Diziyi çok duymuştum, izlerim diye indirmiştim. Ama başlayamamıştım bi türlü. Finallerim başlayınca ders çalışmaktan kaçmak için başladım sonunda. :) İyi ki başlamışıım! Bende Tate'le Violet'i çok sevdim! :) 3 günde bitti ilk sezon. Tv2'de başlicak olmasına üzüldüm biraz. Umarım sansürlerle dublajlarla batırmazlar diziyi. Tate'in ses tonuna bayılan biri olarak kim tarafından seslendireleceğini merakla bekliyorum. Şimdi 2'ye başlicam, heyecanlıyım. :))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İlk sezonu çok güzeldi, ben hala ikinin devamına başlamadım ama tatil bitmeden mutlaka izleyeceğim. :)

      Sil