25 Ocak 2013 Cuma

Tozlu Raflardan Çıkanlar

Öncelikle bu tozlu rafların gerçekten tozlu olduğunu belirterek yazıma başlamak istiyorum. O kadar çok toz yuttum ki artık ağzımda rahatsız edici bir tat kaldı. Bu kadar tozu boşuna yemedim tabii, evdeki annemden kalma  okumak istediğim kitapları ayıkladım. Ayıklarken ilkokul ve ortaokulda okuduğum, okumadan bıraktığım kitapları da aldım. Odamın tozunu almak adına başladığım temizlik maceramın büyük bir kısmında kitaplarla uğraştım yani. Sonuç olarak kitaplığımı tam istediğim gibi olmasa da düzenlemiş oldum. Bulduğum kitapların bir kısmını da burada paylaşayım dedim, seviyorum eskiyi anmayı. :)

İlk olarak gözüme çocukluğumun favori serilerinden olan Talihsiz Serüvenler Dizisi çarptı. Üç kardeşin yangın sonucu anne babasını kaybetmesinin ardından paragöz vasileriyle yaşadıklarını anlatan seriyi her ne kadar çok sevsemde yazarın araya girip uzun uzun konuşmasına sinir olurdum hatta bazen atlardım o sayfaları. :D


Ben en çok Karga Laneti'ni sevmiştim, bütün seriyi okumadım gerçi bir süre sonra sıkılmıştım.

Babam sanırım 12. yaş günümde hediye olarak yüklü bir kitap alışverişi yapmama izin vermişti. Kardeşim ve diğer aile üyeleri de kitap almıştı ama ben ne bulduysam aldım diyebilirim. :D Moria Üçlemesini de o gün almıştım. Orta Dünya'da geçen serinin ilk kitabını bile tam okuyamadım maalesef, ısınamamıştım nedense. Yıllar sonra tekrar okuma kararı aldım, artık ne zaman okurum bilemiyorum ama bu sene içerisinde bitirmeyi umuyorum. Seriyi okuyanlarınız varsa yorumlarınızı paylaşırsanız çok sevinirim. 

Yine 11-12 yaşlarımdayken Tüyap'tan aldığım Elyon Ülkesi Serisi'nin ilk üç kitabını nedense lise birdeyken okudum. Sanırım araya OKS girmişti o sene kitap okumamıştım hatta kitap okuma alışkanlığımı kaybetmiştim. Karanlık Tepeler Hattı 12 yaşındaki bir kızın bulduğu bir taş sayesinde hayvanlarla konuşabilme yeteneğine sahip olması, ve tanıştığı bir cüce ile Elyon Ülkesi'ni korumak adına başladığı macerayı anlatıyordu. Tabii taşı çıkarınca yeteneği de gidiyordu. Yanlış hatırlamıyorsam üç farklı taş vardı ve benim okuduğum kadarında ikincisini bulmuşlardı.




Maalesef fotoğrafımı bilgisayara atamıyorum o yüzden bu resimleri koydum.


Bu kitabı kardeşim okumuş, pek kitap okumaz ama okuduğunu beğendiyse o kitap güzeldir. Bana da ısrar etmişti okumam için. Kısmet bu zamanaymış. :D Konusuna gelecek olursam;
I. Seti, güçlü ve sevilen bir hükümdardır. Akıllı yönetimi sayesinde, ülkesini dünyanın en güçlü imparatorluğu yapar. Ancak tahtı devretme zamanı yaklaştığı için iki oğlu arasında bir seçim yapmak zorundadır. Henüz on dört yaşında olan Ramses, azimli, dürüst ve akıllıdır; ancak gençliğinin verdiği heyecan zaman zaman hata yapmasına yol açmaktadır. Genç Ramsesin rakibi olan, kurnaz ve hain ağabeyi Şenar ise, taht yolunda küçük kardeşini engellemek için her türlü komploya girişmeye hazırdır.

Bu arada kitap beş kitaplık bir serinin ilk kitabı ve Goodreads'den 3.80 gibi çok iyi bir puan almış.

Da Vinci Şifresi Dan Brown'ın aldığım tek kitabı. On yaşındayken Metro'da görmüştüm öyle aldım bir hevesle ama hiç bir şey anlamadığımla kaldım. Hatta o albinodan korkmuştum biraz. :D Sonra araya İpek Ongun kitapları girince bu havalı şeyi ( o zaman bana çok havalı gelmişti) bir köşeye kaldırdım ve bir daha okumadım. Kendileri en kısa zamanda okumak istediklerim arasında.


Bunlarda annemden kalma okumak istediğim kitaplar. Özellikle Ahmet Altan'ın kitabını çok merak ediyorum. Kitaplıktan Aldatmak'ta çıktı ama küçükken o kitabı kapağı yüzünden biraz kurcalamıştım ve hoşuma gitmemişti. :D O zamanın getirdiği hisle onu okuyasım gelmedi. Yorgunluğun verdiği hisle resme Ramses'i de koymuşum, o da eski sayılır zaten. ;) Yaşar Kemal'in kitabının yeni basımı da var evde ama ben eskisini okumak istiyorum. Yazarın dili bana çok ağır geliyor bir sürü betimlemesi var  mesela ama yine de okumak gerek. 



Bunların dışında bir iki çocukluk kitabımı ve bir kaç klasiği de kendi kitaplığıma taşıdım, hepsinin tek tek tozunu aldım bir de o koku gitsin diye kolonya sıktım ama bu seferde odam çok ağır kolonya koktu. :D Camı açayım dedim, odamın dibindeki parktan gelen karne sevinciyle iki kat çıldırmış çocuk sesleri sağ olsun tozlanmış beynime çok iyi geldiler. Ve bir arkadaşıma yaz başında verdiğim 15-20 tane kitabımın kalan on adetini de bu hafta almıştım, onları da sildim yerleştirdim falan. Kitaplığımın sadece en alt bölmesinde boşluk kaldı artık olmadı masamın raflarına taşırım bir kısmını. Sonuç olarak okumak istediklerimin yığını biraz daha artmış oldu ve ben çok ağır okuyorum bu aralar. Eğer sizinde bu kitaplardan okuduklarınız ya da okumayı düşündükleriniz varsa benimle paylaşın, konuşalım beraber. 

4 yorum:

  1. Liebster blog awardda mimledim seni http://erennadiraksamoglu.blogspot.com/2013/01/liebster-blog-award.html

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aa çok teşekkür ederim, ilk defa mimleniyorum. :)

      Sil
  2. Berfincim mim için çokk tesekkür ederim. Ayraç konusunda senle ikimiz eşleşmişiz. Mail adresini bulamıyorum. Adres bilgilerimizi birbirimize verelim:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aa çok sevindim seninle eşleştiğime. =)) Mail adresim berfinknt@gmail.com canım. :)

      Sil