American Horror Story: Coven'a Genel Bakış

AHS'nin bir sezonunu daha geride bıraktık. Açıkçası ben bu sezondan istediğim verimi alamadım. Yine de bir şekilde kendini izlettirdi sanırım bunun en büyük sebebi yeni Yüce'nin kim olacağını merak ediyor olmamdı. Coven temalı sezonda dizi cadıları konu almış.Cadı ağırlıklı her şeyi çok severim. İlk başlarda aklımda adamakıllı bir cadı okulu canlanmıştı ama dizideki karakter sayısının azlığı buna elvermedi. Zaten bu sezonun en büyük eksiği karakter azlığıydı bence, üç beş cadıyla kendi aralarında oynuyorlarmış gibi olmuş, cadılar meclisi havası yoktu yani.

Bu sezonu götüren olay "Sıradaki Yüce kim?" sorusuydu. Yüce ne demek diyecek olursanız, yedi harika denilen güçlerin hepsine birden sahip olan en güçlü cadıya Yüce deniyor. Bunlar telekinezi, ateş kontrolü, ışınlanma, psişik okuma, ruhlar dünyasına gidebilmek, zihin kontrolü ve en sonuncusu olan ölüleri diriltmek. Sezon boyunca Yüce olan  Jessica Lange rolünün hakkını vererek oynadı, dizinin en sağlam karakteri oydu bence.

Bizim cadılarımızın yanında vodoo ile uğraşan Afrika kökenli büyücülerin olduğu taraf da var. İki tarafın düşmanlığı da sezonu oyalamak amaçlı koyulmuş bir şey gibiydi. Diyorum, hani güya çok büyük olaylar dönüyor ama hiç mi insan yok koyacağınız. Figüran bir iki cadı daha olsaydı bari. Ve yine sezonun en ilgi çekici karakteri siyahi kölelerin kanıyla kendine güzellik maskesi yapan Madame Lalaurie'ydi. Bir de Misty Day var, ölüleri diriltebilen bataklık cadısı. Coven'a sonradan dahil oldu çok şirin bir insandır kendileri.

Bana kalırsa American Horror Story git gide kötüleşiyor, hem ürkünçlüğünü yitirmiş hem de gizem falan kalmamış. Kendini izlettirdi mi evet ama ilk sezonun havası ne Coven'da ne de Aslyum'da vardı. Bakalım bir sonraki sezonun konusu ne olacak..

Bu da sezonun bana hediyesi güzel şarkı:

Çizgi Roman Okuyorum!

Uzun zamandır düzenli olarak çizgi roman okumaya başlamak istiyordum, geçenlerde telefonuma indirdiğim bir uygulama ile bunu gerçekleştirmiş oldum. ^_^Ne indirsem diye dolanırken Mad Magazine ilgimi çekti, henüz çok başındayım ama güzel gidiyor. Kitaplığım da Joker var, sonra onu okumayı planlıyorum. Bu arada  manga da okuyacağım bekle beni Vampire Knight. *.* Öyle işte, kitap okuma hızım yavaşlamışken çizgi romana geçmek doğru mu oldu bilmiyorum ama değişik bir şeyler okumaya ihtiyacım vardı. Bi' de, bana önereceğiniz e-book formatında çizgi romanlar var mı, uygulama da olur. ^^

Kargo Ne Getirmiş?

Aspendos'dan çıkan Mabet KCBT kapsamında inceleyeceğimiz bir kitap. Konusu şöyle:

“Planım : Şehre gir. Nadia’yı al. Bir çıkış yolu bul. Bu kadar basit.”

Bir hafta önce on yedi yaşındaki Lela Santos’un en iyi arkadaşı Nadia intihar eder. Oysa bugün, uğurlama merasiminin ters gitmesi sayesinde Lela cennette, uzaktaki büyük kapılarla çevrili şehre, cehenneme bakıyordur. Karanlık ve yolunu şaşırmış yaratıklarla dolu olan İntihar Kapıları’ndan kimse kendi isteğiyle geçmez. Ama Lela herhangi biri değildir, en yakın arkadaşının ruhunu kurtarmaya kararlıdır - kendi ahiret hayatını feda etmek zorunda kalsa bile.
Lela, Nadia’yı bulmaya çalışırken bu karanlık şehrin uçsuz bucaksız sokaklarında devriye gezen muhafızlara yakalanır. İçlerinde insana en yakın olan liderleri Malachi, diğerlerinden tek bir nokta dışında farklıdır: ölümcül etkileyiciliği. Lela ile tanıştığında Malachi de kendi planını yapar: Nadia’yı geride bırakmak pahasına bile olsa Lela’yı şehirden çıkarmak. Çünkü Malachi, Lela’nın bilmediği bir şeyi bilmektedir: Bu karanlık şehir Lela’nın hayatını geçirmek zorunda kalacağı en kötü yer değildir. Malachi, onu bu kaderden uzak tutmak için her şeyi yapmaya hazırdır.

Konusu çok ilgimi çekti umarım kendisi de güzeldir. ^^

Kitap Okumayı Artırmanın Yolları

Eskiden iki günde bir kitap bitiren, günde en az 4 - 5 saatini okumaya ayıran ben şimdilerde kapak açmaz oldum. Ya uykum geliyor, ya telefona dalıyorum ya da bir şekilde oyalanıyorum. Kitap okumak için zaman yaratmam gereken günler geldi anlayacağınız. Bu yazıyı hem sizin fikrinizi almak, hem de şu an aklıma gelecek olan fikirleri paylaşmak adına yazıyorum. Şimdi ben günde en az iki saat kitap okumak için ne yapsam?

• Vapurlar: 20 dakikalık vapur yolculuğumda müzik dinlemektense kitap okuyacağım artık.
• Yatmadan önce okuyabildiğim kadar okuyacağım. Kitap sürükler de uykum gelmezse sabah kadar okurum demek isterdim ama göz tansiyonum gereği belli bir saatten sonra gözlerimi dinlendirmem gerekiyor yoksa kapatsam da uyuyamıyorum. :/ Ama en az yarım saat okurum.
• Bu maddeyi evde hayalet gibi dolanıp aile bireylerimi korkuttuğum zamanlara adıyorum, boş boş dolanmaktansa kitap okuyalım bi zahmet. 
• Sabahları planladığımdan erken uyanırsam yine kitap okuyacağım. Sınavlar ya da ödevlerin bittiği gece çok uyurum diyorum ama bi' kalkıyorum saat daha dokuz. Uykum da gelmiyor bazen. Kitap okumak için güzel saatler, hem ev sessiz oluyor. 
• Okulda öğle araları bir saati bulduğunda boş boş laflıyoruz, yine kitap okuma zamanı.^^
• Okuduğum kitap sayısını elle tutulur bir şey yapmak adına akıcı şeyler okuyacağım, ordan gazı alıp klasiklere ya da daha ağır kitaplara geçebilirim.
• Bu yıl çizgi - roman/manga da okumak istiyorum. Şimdiden hedef koyayım hatta en az beş tane okuyacağım. 
• Sevdiğim yazarların okumadığım kitaplarını okuyacağım. Diline aşina olduğum bir kitap diğerlerinden çok daha hızlı bitiyor.
• Fantastik en sevdiğim tür ama kendi içinde çok dallanıp budaklanan bi tür olduğunu unutmamak gerek. Ben daha çok gerçeğe yakın, mistik bir havası olan kitapları seviyorum. Şu aralar o tip kitaplar  okuyacağım.
• Gotik, kapalı havalarda ya da soğuk yerlerde geçen hikayelere bayılıyorum. Daha çok sevdiğim türler = daha çabuk biten kitaplar. ;)

Benim aklıma gelenler bunlardı. Otobüste kitap okuyamıyorum, gereksiz kalabalık olunca rahat gelmiyor. Okuyabilenler otobüste de okumalı  bence. Evet, listemi de yaptım artık kitap okumaya hazırım! Bakalım haftaya bugün nasıl bir sonuç elde etmiş olacağım. Sizin kitap okumak için önerileriniz varsa paylaşırsanız sevinirim. ^^

2014'e Merhaba

Yeni bir yıl, yeni hedefler ve çoğunlukla hiç bir şey yapmadan geçecek olan zamanlar döngüsüne merhaba! Merhaba yapılacaklar listeleri, verilecek kilolar, okunacak kitaplar. Şaka bir yana bu sene yapılacaklar listemin ilk sırasında öğrenci akbilimi güncelletmek var. Eh bunu kesin yapacağım, demek ki neymiş istesek liste yapıp bir şeyler yazsam onları da yaparım. :P 2013'ün sonlarına doğru blogla hiç ilgilenemedim, kitap okuyamadım. Neden derseniz bendeniz tam bir aydır part-time olarak çalışmaktayım. Okulla iş arasındaki dengeyi kurduğum zaman kitaplarıma geri döneceğimi umut ediyorum. Geçtiğimiz yıl çok ama çok az kitap okudum. O kadar az ki hani sayıyı yazmaya utandım şu na o yüzden bunu da boş verelim, önümüze bakalım. Şimdi GR'yi açtım ve yeni yılda okumak için 120 kitap hedefi koydum kendime. Siz hedef olarak kaç kitap koydunuz?

2014'de yapacağım ilk şeylerden biri de çekiliş kutularını kargolatmak olacak. 6 ocak da finallerim başladığından sömestrdan önce verebilirsem mucize olur ama bunu telafi edeceğim cidden. Yarın kısmetse ilk maaşımı alıyorum ve elime geçen parayla ne yapacağımı bilmez haldeyim. Bir kısmını kutuları doldurmaya ayıracağım orası kesin. :) Belki kitap da alırım ha, ev okunmamış kitap kaynadığından yeni kitap alsam annem kızar derdim eskiden ama artık o kadar çok okunmamış kitap birikti ki kadıncağız yeni kitap alıp almadığımı ayırt edemez herhalde.

Bu yıl okuyacağım 120 kitabın hepsi belli değil tabii ama kesinlikle okuyacağım dediklerim var. Dracula mesela. HP Lovecraft Öyküleri, Stephen King'den Medyum, Tarihçi, Nora Robers kitapları, GoT serisinin devamı gibi gibi. Ayrıca bir sahafa uğrayıp ingilizce kitaplar da almak istiyorum. Hatta ilk maaşımın bir kısmıyla bunu da yapabilirim şu an aklıma geldi.

Yeni yıl hepimize huzur getirsin, hani bazı geceler - çok nadir de olsa- uyurken en az birkaç gün hiç bir şey yapmamıza gerek yoktur ve huzurluyuzdur ya, o huzur olsun her gece yanımızda. En çok ihtiyaç duyduğumuz şey bu sanırım.