Ursula Le Guin'den okumalar yapmayı çok seviyorum. Kitaplarını okudukça ve yazma tarzını kavradıkça kadın en sevdiğim yazarlardan biri oldu. Hatta şu an en sevdiğin yazar kim diye sorsanız Ursula diyebilirim. Geç keşfettiğim ve değerini zamanla anladığım biri. Yerdeniz Büyücüsü'nü birkaç sene önce okumuştum. Tabi o zaman kitaptaki benzetmelerden bihaberdim. Kendine has bir fantastik - kurgu okuduğumu düşünüyordum sadece. Zamanla bir şeyleri öğrendikçe Ursula'nın hem feminist bakış açısını hem de doğu felsefesinden kitaplarına aktardığı ögeleri keşfettim. Hala da keşfediyorum. Kitap okumayı seven herkes Ursula Le Guin okumalı. En azından Yerdeniz Büyücüsü'nü edinip okuyun. Kaçış edebiyatı olarak nitelendirilen fantastik edebiyatta, gerçekle bu kadar bağlantılı eserler bulmak kolay olmuyor.
22 Nisan 2017 Cumartesi
2 Nisan 2017 Pazar
Mart Ayında Okuduklarım
Herkese merhaba! Bu yazıyı dün girmeyi planlıyordum ama mide bulantısı & baş ağrısı ikilisi yüzünden yazamadım. Annem çölyak hastası ve sanırım benim de glutene karşı hassasiyetim var. Bu hastalık nasıl bir değişikse artık her zaman kendini göstermeyebiliyor. Çölyak olsanız bile tahlillerde çıkmıyor, kardeşim belirtileri göstermesine rağmen çıkmadı mesela. O yüzden henüz doktora gidip baktırma gereği duymadım. Kandan anlaşılamıyor ve diğer uygulamalarla uğraşmak istemiyorum. Yediklerime dikkat ettikçe bir şey olmuyor zaten. Bu yazı kendime hatırlatma olsun, bir daha glutenli unlarla tatlı yapmayayım. :3
Okuduklarıma geçmeden önce kısadan bir duyuru yapmak istiyorum. Shingeki no Kyojin başladı ve ilk bölümü dayanamayıp izledim. Daha ne olduğunu anlamadan bölüm bitti! Dün nasıl baş ağrısından yazamadıysam bugün de onun heyecanıyla yazmaya çalışıyorum. :D Biriktirip izleyeceğim galiba. Yeni bölüm yetmeyince eski sezona tekrar başladım, bir yandan mangasını okuyacağım. Bu arada bölüm yorumlarına bakayım derken ileriye dönük çok büyük spoiler yedim. -_- Türkanimetv'den izliyorsanız yorumları dikkatlice okumanızı tavsiye ederim, Yorumun başına spoiler yazmadan olanları anlatanlar var. Yakında Shingeki no Kyojin ile ilgili ayrı bir yazı gireceğim. Bu kadar içimi döktüğüm yeter, mart ayında okuduklarıma geçelim. ^^
Mart ayında yedi kitap okudum. Bu sayı benim için gayet iyi. Instagramdan gördüğüm kadarıyla ayda 20 kitaptan fazla okuyanlar bile oluyor. Darısı benim başıma diyerek bakıyorum yazdıklarına. Son zamanlarda günler ve saatler istediklerimi yapmama yetmemeye başladı. Zaman su gibi akıyor, yettiremiyorum. O yüzden hem okuyup hem çalışıp hem de bol bol kitap okuyanları tebrik ediyorum. Bunun bir formülü varsa paylaşmalarını rica edeceğim. =D Nisan için günde ortalama 150 sayfa hedefim var. Bahar ayları için genel bir planım var aslında, onu başka bir yazıda anlatırım. Okuduklarımdan devam edeyim, hemen hemen hepsi bana bir şeyler katan ve beğenerek okuduğum kitaplar oldu. Ayın ilk kitabı Sislerin Vampiri'ydi. Ravenloft Serisi'nin birinci kitabını @benherneysemo sayesinde keşfettim. Yarı vampir yarı elf bir karakterin Ravenloft'a yaptığı yolculuğu ve çevresinde gelişen olayları konu alıyor. Kitap için GR'de şöyle demişim: